Biliyorum sana giden yollar kapalı..

Biliyorum sana giden yollar kapalı 
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni 

Ne kadar yakından ve arada uçurum; 
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi

Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yanlız seni, yanlız senin gözlerini

Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli

Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki

Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği

Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki

Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini

Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri

Raslaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi...

Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki

Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki

İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:

Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.



Cemal Süreya

Seni Saklayacağım..

Seni saklayacağım inan 
Yazdıklarımda, çizdiklerimde, 
Şarkılarımda, sözlerimde. 

Sen kalacaksın kimse bilmeyecek 
Ve kimseler görmeyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.

Sen göreceksin, duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın.

Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın.

Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın.

Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.

Bir gün, tam anlatmaya..
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım..
Anlayacaksın.

Özdemir ASAF

Her Neyse..

Rivayet şudur ki; Özdemir Asaf, hoşlandığı kadına açılmak ister.. Kadına bütün güzellikleri sıralar, Türkiye için İstanbul'un, İstanbul için gecenin, gece içinde yürümenin, yürürken de düşünmenin ne kadar güzel ve önemli olduğunu anlatmaya çalışır. Fakat sözü o kadar evirip çevirmesine rağmen bir türlü kadına getiremez ve kendisi için onun da bu kadar önemli olduğunu söyleyemez. Sonunda "her neyse" deyip kalkarlar ve şiir artık yazılmıştır ...


Türkiye’de istanbul ne ise
İstanbul’da gece ne ise
Gecede yürümek ne ise
Yürürken düşünmek ne ise
Seni unutamamacasına düşünmek ne ise
Unutamamanın anlamı ne ise
Seni sevmek ne ise
Saklayayım mı yok söyleyeyim derken
Birden aşka düşmek ne ise.
Her neyse...

Özdemir ASAF 

Yâr'e Sözler..

Sevgili,
Hatırla

"Biraz bakar mısın" diyen bir kadındın sen bana,
Biraz bakmak mı şimdi benim kabahatim sana?

Ömür boyu kalır mısın yanımda,
Yoksa ölüm boyu kahır mısın hayatıma?
Canıma et misin,
Canımdan etmeye sebep mi?



Yunus Emre Gökçe

Bir Fotoğrafa..

Karşımdasın işte...
Bana bakmasan da oradasın, görüyorum seni.
Ah benim sevdasında bencil, yüreğinde sağlam sevdiğim.
Kalbime gömdüm sözlerimi, ceset torbası oldu yüreğim.
Tıkandığım o an,
Elimi nereye koyacağımı şaşırdığım o an işte,
Aklımdan o kadar çok şey geçti ki takip edemedim.
Ellerim boşlukta, ben darda kaldım.
Ellerim buz gibi, ben harda kaldım.
Bir senfoni vardı kulağımda çalınan,
bitti artık hepsi...

Köşeme çekildim, hani hep kaldığım köşeme.
Bakış açım belli oldu yine.
Geride kalan, ardından bakar gidenlerin.
Bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim.
Dağlara çarptım her esişimde.
Yollara küfrettim her gidişinde.

Demiştim sana hatırlarsan:
“Önemli olan ‘zamana bırakmak’ değil,
‘zamanla bırakmamak’tir..”
Şimdi bana, geçen o zamanın
Unutulmaz sancısı kalır

Gittiğim eğer bensem, söyle bana kimden gittim?
Sende yoktum zaten ben, ben yine bende bittim...



Nazım Hikmet Ran

Sensiz..

Sensiz de denizi seyredebiliyorum,
Hem dalgaların dili seninkinden açık.
Ne kadar hatırlatsan kendini boş,
Sensiz de seni sevebiliyorum.

Hep boş konuşurduk hatırlar mısın, bula bula,
Karşılaştığımız zamanlarda.
Sen, sevgiden şımaran çocuk,
Ben şaşıran budala.



Özdemir Asaf

Veda..

"Ve ben hiç doğmadım artık senin olduğun düşlerde..."

Üstü Kalsın..

Ölüyorum tanrım
Bu da oldu işte.

Her ölüm erken ölümdür
Biliyorum tanrım.

Ama, ayrıca, aldığın şu hayat
Fena değildir...

Üstü kalsın...

Cemal Süreya

Susuşlarım..

Bazen bin anlam yüklemen gerekir kelimelere.
Sen sadece sus  yeter.

2=1

Kim o, deme boşuna...
Benim, ben.
Öyle bir ben ki gelen kapına;
Başdan başa sen.

Özdemir Asaf

Ölü Baharlar..

Ve kırıldı kalem son kez.
Ayrılık rüzgarları eserken havada,
Bir kuşun kanat çırpışları duyuldu.

Matem çöktü geceye ve doğmadı ay,
Mevsimler hep kış kaldı,
Saatler geçmedi,
Ve gece hiç bitmek bilmedi.

"Keşke" diye bir çığlık yankılandı ardından.

Ve sessizlik..

Ayrılık ; Ölü bir kuşun cansız bedeni gibiydi artık..

Eden bulur ! - mu ?

Diyorlar ki:
'Eden bulur.'
'İnanmayın!' böyle değil.
Eden, yine aşka yeni bir beden bulur.
Başkasına gidecek olan,
Ne yapsanız gitmek için bir neden bulur.
Size kalan acıdır.
Acı mı?
Hâlâ tokasını saklarken, saçlarını başkasının okşamasıdır.
Biten o dev aşkın ardından,
Ömrünüzce bitmez o sese can veren iki kelimenin cinneti:
'Yaşadık, bitti.'
Siz,
'Öldük bitti!' diye düzeltin bunu.  
Yaşasaydınız bitmezdi, yaşayan bırakmazdı ki…


Yunus Emre Gökce

Gözlerine Bakarken..


Gözlerine bakarken 
Güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma, 
Bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde 
Kayboluyorum... 
Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum, 
Durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin: 

Sırrını her gün bir parça veren 
Fakat hiç bir zaman 
Büsbütün teslim olmayacak olan...

Nazım Hikmet Ran

İntikam Makarnası ( Sürüm.1.0 )

"İntikam soğuk yenen bir makarna.."

Bu sözü görmüştüm uzun zaman önce. Tarifi yazılmamış tek yemekti gözümde. Bende oturdum yazdım.

Malzemeler : 

-Bir tutam Öfke
-Biraz Kızgınlık
-Ve bol bol aşk..

Hazırlanışı : 

Aşık ol , sevdiğin kişi tarafından salak yerine kon ve aldatıl..

Bu kadar basit oysa..

Afiyet olsun..

Olric (2)

Yutuluyorum olric, doğru olanı yapmak her zaman mutlu etmiyor olric. Mutlu olmak adına tüm düşüncelerimi bir kenara bırakma arzusuyla yırtarken yazılmışları, yaşanmışlıkları ki ben mutluydum olric. Mutluyduk, mutluymuşum. Biliyorum ki artık kendi istemedi mi gelmeyecek mutluluğum, sahip olmayacak hayatımıza olric. İşte bu yüzden al yalnızlığımı ört üzerine, al yalnızlığımı olric. Giderken hiç gitmeyen, kaçarken hep beni izleyen her adreste karşıma çıkan sensin olric. Bak yağmur yağıyor yine üstelik gri, bu aralar yağmurların rengi hep gri. Sen yağmur ve bir bardak demli çay birbirinize ne de çok yakışıyorsunuz. Sen çayı çok seversin olric, yağmuru da ben. Sensiz çay ısıtmıyor içimi olric, bilmiyorsun ki koca bir ömrü harcamak dedikleri gerçeğin altını seninle çizdim ben. Seni özlüyorum, yağmur içimde hep seni özlüyorum olric, bul beni !..çek çıkar düştüğüm kuyudan..! Ki biliyorsun ben var halimle yok olma çabasındayım, nefes aldığın her anı hayata döndürememenin telaşındayım ! Yazıyorum olric okuya okuya bul beni..! Ne imla, ne satır arası, ne paragraf boşluk yok olric, dopdoluyum. Buralarda kalakaldım olric, bir o kadar durgun öyle bir şey işte, görüyorum ki benimle birlikte hiçbir şey kalakalmıyor. Zaman durmuyor, insanlar durmuyor, rüzgar esiyor yine sular akıyor, saat inadına tik tak akşam oluyor, sabah oluyor, ağaçlar bir döküyor yapraklarını bir çiçek açıyor. Ben hariç hiçbir şey kalakalmıyor olric. Hüzne bulanmadan yaşanmıyor ki olric. İlk açılan yaranın bir daha kapanmayacağını, ilk kopan fırtınanın ömür boyu dinmeyeceğini hep ilk olanın ne varsa aniden değiştirivereceğini nereden bilebilirdin ki olric..! Şehirler değiştiriyorum olric. İçimden şehirler geçiyor sen her durak da duruyor inmiyorsun' lara takılıp kalıyorum. Şehirler değişiyor olric, ben değişiyorum, değiştikçe kanıyorum ! Dünya' da değişiyor ya, bir yaşanmışlıklar olduğu gibi duruyor işte..! Sen yok desen de ay dolunay işte. Ve ben vazgeçip her şeyden ; hayatlardan bir gölge gibi çekiliyorum uzaklara...


'Oğuz Atay - Tutunamayanlar'

Ve Sen Uyurken..

Ve sen uyurken
Saçlarından tüm hüzünleri topladım ben..
Sonra sevinç yağmurlarından
Çiçekler getirdim sana..
Seni sevdiğimi söyledim..


Duymasanda..

Solohan

Gidişim , Bendeki Yokluğun Olacak..

Bazen öyle çok can yakar ki gitmeler.
Sadece bakarsın gittiğin yolun ardından.
Gözlerin dalar,


Üzülürsün..

Kaybedeceğim Hiçbir Şey Olmaz..

Ben yaşadıklarımın hiçbirini unutmam.
Ama evet ! Yeri gelir susarım.
Canımı çok yakan şeyler olur ama yinede susarım, tükenirim.
Buna izin de veririm aslında.. Salaklığımdan mı? Hayır!
Ben kimseye ''GİT'' de demem, diyemem.
O kişi vazgeçilmez olduğundan mı? Hayır.
Ona o kadar şeye rağmen, o kadar değer veririm ki, Hergün yaptıklarına utansın diye.
Ama bir gün öyle bir giderim ki;
Kaybedeceğim hiçbir şey olmaz!


Demiş Sunay Akın.

Bir Kaç Kelam..

5 Saniyelik rüyaya bile seninle koca bir ömür sığdırabilirken , hala neyi beklemektesin ?

Masalımın kırmızı başlıklı kurdu gibisin , kalbin neden bu kadar taştan büyükanne ?

Keşkelerim var benim, senle başlayıp senle biten..

Cehennemin tam ortasındayım , 'üşüyorum' ..

Benim dünyamda ölümsüzlük , seni sevmek demektir..

Puslu bir gecede ortaya çıkan dolunay gibi gözlerin ;
görmesi zor , unutulması imkansız..


Seni özlemeyi özledim be kadın..


Hükmü yok ki aşkın idamı olsun..

Yolumu bulmak için bıraktığım her taneyi silip atmış bir rüzgar, "Neredeyim ?" , "Neredesin?" ..

Öyle bir şiir yaz ki bana , içinde mutlu aşklar olsun..
Ortalığa umutlarınızı saçmayın; insanlar onu " aşk " sanıyor...

Mecit ORTA

Yumdum Gözlerimi..

Yumdum gözlerimi 
Karanlıkta sen varsın 
Karanlıkta sırtüstü yatıyorsun 
Karanlıkta bir altın üçgendir alnın ve bileklerin 

Yumulu göz kapaklarımın içindesin sevdiceğim 
Yumulu göz kapaklarımın içinde şarkılar 
Şimdi orda herşey seninle başlıyor 
Şimdi orda hiçbir şey yok senden önceme ait 
Ve sana ait olmayan..


Nazım Hikmet

Bir Adın Kalmalı Geriye


Bir adın kalmalı geriye
Bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
Aynaların ardında sır
Yalnızlığın peşinde kuvvet
Evet nihayet
Bir adın kalmalı geriye
Bir de o kahreden gurbet
Sen say ki
Ben hiç ağlamadım
Hiç ateşe tutmadım yüreğimi
Geceleri, koynuma almadım ihaneti
Ve say ki
Bütün şiirler gözlerini
Bütün şarkılar saçlarını söylemedi
Hele nihavent
Hele buselik hiç geçmedi fikrimden
Ve hiç gitmedi
Bir topak kan gibi adın
İçimin nehirlerinden
Evet yangın
Evet salaş yalvarmanın korkusunda talan
Evet kaybetmenin o zehirli buğusu
Evet nisyan
Evet kahrolmuş sayfaların arasında adın
Sokaklar dolusu bir adamın yalnızlığı
Bu sevda biraz nadan
Biraz da hıçkırık tadı
Pencere önü menekşelerinde her akşam
Dağlar sonra oynadı yerinden
Ve hallaçlar attı pamuğu fütursuzca
Sen say ki
Yerin dibine geçti
Geçmeyesi sevdam
Ve ben seni sevdiğim zaman
Bu şehre yağmurlar yağdı
Yani ben seni sevdiğim zaman
Ayrılık kurşun kadar ağır
Gülüşün kadar felaketiydi yaşamanın
Yine de bir adın kalmalı geriye
Bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
Aynaların ardında sır
Yalnızlığın peşinde kuvvet
Evet nihayet
Bir adın kalmalı geriye
Bir de o kahreden gurbet


Beni affet ;
KAYBETMEK İÇİN ERKEN,  SEVMEK İÇİN ÇOK GEÇ !!!




Ahmet Hamdi TANPINAR

Sevesim Var

Anlam yükleyesim var gecelere.
Sevesim var korkmadan.
Ellerini saatlerce tutasım var.
Öpesim var delicesine dudaklarından.
Haykırarak adını dağlara ,
Sonsuza kadar seninle olasım var.
Bitmek bilmeyen rüyalara dalasım var seninle.
Gözlerine dalarak uyuyasım ,
Üzerimde kokunla uyanasım var her sabaha.
Seni her saniye özleyesim,
Özlediğim her saniyede dahada çok sevesim,
Sevdiğim her saniyede seninle ölesim var.


Sevesim var be kadın sevesim var..

Hayatı Anlamlandırmak

Nedir hayatı anlamlandırmak ?


Birisine saçma duygular yüklemekten fazlasımıdır ?


Tam güven duygusuyla bağlanmakmıdır körü körüne ?


Hiçbirisinin olmadığını hepimiz biliyoruz.
Peki neden bu arayışımızın sebebi ?


İnsan mutsuz olmak için neden zorlar kendini ?


Mutlu aşkı bulmak için mi ?


Yoksa ruhunda varolan boşluğunu doldurmak için mi ?


Saçmalık !


Cevabı olmayan soruları sormamaktır bence en iyisi !

Gereksiz Muhabbetler

Eski aşklar daha uzun sürermiş öyle der İsveçli bilim adamları ,
Yanlış anlaşılmasın o adamlara oldum olası kıl olmuşumdur ama bu konuda katılabilirim arkadaş.


Eskiden sevmek vardı , aşk vardı , özlem - hasret vardı.


Şimdi 3 gün sever , sonra sen yoluna ben yoluma oldu herşey.


Aşk bitmiş be arkadaş..

Mavi Gökyüzü

Sana masmavi bir gökyüzü vaadediyorum kadın;
İçinde yağmur tanelerinin ahenkle dans ettiği ve kara bulutların asla uğrayamadığı...
Martılar salıyorum o uçsuz bucaksız gökyüzüne;
Kanatlarına yüreğimden parçalar bağlayıp sonsuz "seni seviyorum"lar uçuruyorum sana...

Sana sonunu bulamayacağın bir yeryüzü vaadediyorum kadın;
Üzerinde aklının sınırlarına sığmayacak güzelliklerin görüldüğü ve mutluluğa karşı olan her mahlukatın linç edilip toprağa gömüldüğü...
Seninle yeniden doğan yüreğimi koyuyorum o yeryüzüne;
Bırak yürümeyi, daha emeklemeyi öğrenmeden sana koşuyor; sana...


Sana göğüs kafesimde gümbür gümbür atanı, kalbimi vaadediyorum kadın;
"Saf, temiz ve sadece senin için çarpan bir köşk..."


-Anonim-

Seni Sevmek..

Seni sevmek ;
Mavi bir okyanusa kayıkla açılmak gibi..
Seni sevmek ;
Bir kuşun kanadında gökyüzüne yükselmek gibi
Seni sevmek ;
Hafif bir rüzgarla bir ağaç yaprağının kıpırdanışı gibi
Seni sevmek ;
Sana her an sevdiğimi haykırırken
Bir türlü duyuramamak gibi
Seni sevmek ;
Gözlerimle aşkımı anlatmaya çalışırken
Dilimin tutulması gibi
Seni sevmek ;
Her duyduğum şarkıda seni aramak gibi
Seni sevmek ;
Her an seni düşünmek ama bir türlü söyleyememek gibi
Seni sevmek ;
Seni düşünerek ölmektense
Seni düşünmekten ölmeyi tercih etmek gibi
Seni sevmek ;
Sana hissettiklerimi anlatacak
Bir sözcük dahi bulamamak gibi
Seni sevmek ;
Bir ağacın yapraklarının baharda yeşermesini izlemek gibi
Seni sevmek ;
Dalgalı bir denizde gözü kapalı yüzmek gibi
Seni sevmek ;
Delice olan herşeyi düşünmeden yapmak gibi
Seni sevmek ;
En büyük fırtınaları içinin derinliklerinde hissetmek gibi
Seni sevmek ;
Herşeyi senin için riske atacak kadar çılgın olmak gibi
Seni sevmek ;
Sana ulaşmak için her yolu denemek gibi
Seni sevmek ;
Seni düşünmek sonsuza dek ve senin için ölmek gibi
Seni sevmek ;
Gecenin bir vaktinde adını haykırarak ağlamak gibi
Seni sevmek ;
Belki de hiç ulaşamayacağım bir ışıktan
Umut beklemek gibi
Seni sevmek ;
Bazen her an ölmek ama bir kez ölmekten korkmak gibi
Seni sevmek ;
Hep beklemek ama hiç ulaşamamak gibi..

-Anonim-

Geceler (2)

Nedir bu gecelerden çektiğim benim..
İnsanlar gece olduğunda neden hüzne boğulur hiç anlam veremiyorum. Yada sadece ben böyleyim bilmiyorum.
Geçmişe dair ne varsa bir film şeridi gibi geçer her gece gözlerimden.


O kadar çok düşüncelere dalarım ki bazen 'Yeterrrr' diyerek koparmam gerekir kendimi.
Hayatın her anı aşk ve sevgiden ibaret olmadığı için her türlü sorun gelir aklına insanın.
Bazen sevdiğini düşünürsün. Hiç yokken aklına gelir yaşananlar.
Bir yıldız görürsün o gelir aklına. bir kiprit çakarsın o gelir aklına.


-Ne alakadır arkadaş bendeki bu otta bokta sevgiliden izler arama merakı !


Çözemedim ben bu gecelerin gizemini , neyse..

Sivrisinek..

Geceleri insanları yiyen bu arsız hayvanlardan nefret ettim iyice arkadaş.  Yüzsüz olmaları bir yana bir de doymak bilmemeleri var. Bağış kurumumuyum ben arkadaş her gelen bana sarıyo. İnsan versiyonlarını zaten yeterince çekiyoruz bir siz eksiktiniz sizde geldiniz tam oldu.

DİPNOT: Marketlerde satılan sivrisinek ilaçlarına kanmayın. Pastanın üstündeki krema gibi geliyo sanırım.

Neyse..

Anlaman gerek ,
Belkide bilmemen gerek içimdeki sevgiyi.


'Kim bilir belki olur da seversin beni yeniden' dememek için artık,
Dertliyim bak bu gece yine.


Sen yoksun yine ,
Çabaların öyle ümit kapıları yaratıyor ki şimdi bana ,
Koşup gelmemek için zor zaptediyorum kendimi.


Ama yaralıyım artık..


Ürkek bir ceylan gibi yüreğim.
Adım atmaktan korkar oldum.


Şimdi çalsa telefonum ;
'Seviyorum ulan desen' , neyse..

Geceler..

Geceler insanı düşünmeye iter hep.
Karanlık geçmişi gözler önüne serer.


Düşünürsün..


Tek tek canlanır gözünde 'keşke' dediğin her hatıran..
Öyle bir acı sarar ki yüreğini , koca bir kor düşer sanarsın.


Şimdi gecelerim hep böyle benim ,
Seni düşünüp ağladığım gecelerim var.
'Keşke' lerim bayağı arttı bu sıralar biliyorum.
Ama ne yapsam da vazgeçemiyorum işte.


'İnsanın bir dönüm noktası olur' derlerdi ,
Benim dönüm noktam senmişsin demek ki..


Gözlerimin içine saatlerce baktığın gelir şimdi aklıma,
Yada birlikte yediğimiz gözlemelerin kokusu,
Ellerini sımsıkı tuttuğum deniz kenarı belkide,
Hepsi bir bir canlanır ve derdime dert katar her gece.


Umarım dönersin benim gülüşü güzel yarim..
Sensiz olmak kalbinde koca bir yanardağ büyütmek kadar zor.
Ve özlemin , karda çıplak yürümek kadar soğuk şimdi...

Olric

Duruyorum... susuyorum...
Uzun zamandır... Birgün'ü bekliyorum sanırım…
Bir gün her şey iyileşecek deyip,
İçimde Öyle büyük fırtınalar biriktiriyorum ki…
O fırtınaların her birinde "okkalı küfürler" çığlığıma kapılıp
kayboluyor...
Yutuluyorum olric…


'Oğuz Atay - Tutunamayanlar'

Üçüncü Şahsın Şiiri

Gözlerin gözlerime degince,
felaketim olurdu aglardim.
Beni sevmiyordun bilirdim,
bir sevdigin vardi duyardim.
Çöp gibi bir oglan ipince,
hayirsizin biriydi fikrimce.
Ne vakit karsimda görsem,
öldürecegimden korkardim,
felaketim olurdu aglardim.

Ne vakit Maçka'dan geçsem,
limanda hep gemiler olurdu.
Agaçlar kus gibi gülerdi,
bir rüzgar aklimi alirdi.
Sessizce bir cigara yakardin,
parmaklarimin ucunu yakardin,
kirpiklerini egerdin bakardin.
Üsürdüm içim ürperirdi,
felaketim olurdu aglardim.

Aksamlar bir roman gibi biterdi.
Jezabel kan içinde yatardi.
Limandan bir gemi giderdi,
sen kalkip ona giderdin.
Benzin mum gibi giderdin,
sabaha kadar kalirdin.
Hayirsizin biriydi fikrimce,
güldü mü cenazeye benzerdi.
Hele seni kollarina aldi mi;
felaketim olurdu aglardim.

ATİLLA İLHAN

SUS..

Gemiler bile usulca geçerken boğazın sessiz sularında,
Çığlığın yankılanırdı kulaklarımda.
Kuşlar bile sessizce kanat çırpardı,
Bulutlar saklanırdı güneşin ardına,
Tüm şehir susardı sonra,


Şehrin her karış toprağında yankılanırdı sesin,
Bütün tabuları yıkan bir çığlık duyulurdu ardından,


     "Özledim.." 




Mecit ORTA - 2011